6/18/2009

Hadi oradan!

Kimsesizlik yalnız olmak değildir denilebilir mi?

klasik haline gelmiş yahut klişeleşmiş olan kalabalık içerisindeki yalnız olmak halinden bahsetmiyorum. "güvendiğin dağlara karlar yağar"'da olduğu gibi bir yalnızlıktan bahsediyorum. çok güvendiğiniz, kendinizden dahi çok güvendiğiniz kişi(ler)in yalnız bırakması, vefasızlıkları değil midir bizleri yalnız bırakan?

hani anneler kızar da ya da döver de yine anne diye ağlar insan/çocuk, zira annesidir her şeye gücü yetebilen, annesidir o an yaşadığı can yanmasını ortadan kaldırabilecek, kendisini otayabilecek olan. tam da öyle belki de daha da fazla güvendiğiniz, susuz kaldığınızda su olacak, aç kaldığınızda aş olacak diye bildiğiniz, kendinizi emanet ettiğiniz kişiler. hani neredeler şimdi?

kendinizi büyük gördüğünüzden, narsistliğinizden değil de öyle olduğunu anladığınızdan belki de artık bilirsiniz (tüm o yaşananlardan sonra) tek vefalı anneniz, kardeşiniz ve sizsinizdir. Gerekçesini sormadan, sorgulamadan sesinize ses verebilecek başkası yoktur. olmayacaktır da. ve acı ki kandırılmışsınızdır, hiç olmamıştır.


Size su, aş olacağını sandığınız /sandıklarınız sizden yemiştir hep. Ömrünüzden. En çok da bu koyar ya. Ömrünüzün x yılı gitmiştir, siz en güzel anları sanırken o/onlar sizi tüketiyor olmanın keyfini yaşamışlarsa aptallığınıza yanın.

Vefa dedikleri sahiden de bir semt ve o semtte konuşlu eski bir bozacıymış. Bizlerin vefa sandığı ise kandırılmak, kendimizi kandırmamızmış. "Ben sana kıyamam ki" koca bir yalanmış. Necmettin Erbakan'ın dediği gibi : "Hadi oradan.. "

At Beyi
Sürgün

0 comments:

Post a Comment